4 Kasım 2013 Pazartesi

Pufffss..

Sorunlarımdan kaçayım kurtulayım diyorum da öyle de olmuyormuş maalesef. Ne kadar kaçarsak peşinden kovalıyor namussuz.. Çivimden uzak durayım dedim gene çektim kendime. Arkadaşız hissediyorum ama ayrıldıktan sonra daha fazlasını istiyorum :(
Bugun yapışık oturduk yanyana. çok arkadaşca yaklaştı :) Sonra eni bıraktılar evime vedalaşırken bir baba edasıyla kolunu açıp " gel bakiim hadi" dedi bende elini sıktım bi çantı kaşını " gel gel" dedim sarıldım kocuuumaaan =)
Ahh ahh.. Deli cocuğum.

3 Kasım 2013 Pazar

Vize var diyorlar

bi bitmediniz var ya..
Yar bana bi ders calışma azmi medet..


ve sabır!
Verdiğim değerler girsin size.

2 Kasım 2013 Cumartesi

Çivi and Bons

Normal değilim hiç olmadım zaten biliyorum. Nedenini neden böyle olduğumu sorsanız cevabım susmak olur.
Yakın arkadasıma kendimce kırıldım.. Yok yereydi biliyorum biliyorum yanlış yaptım.. hatalıydım. Ama şu sol tarafta kendince atan organ var ya beynime ters düşüyor kırılıyor bükülüyor.. Kızdım ister istemez. İçimde biriktirdiğim biraz kızgınlıklarda birikti toplandı beynimin bileğini kırdı.. Sonuç olarak konuşmadım bi kaç gün. Sonra da neyin var neden böyle olduk diye sormaya gelmedi. Her zaman çok bilmiş tavırlı olan "canım" dediğim arkadasım anlata anlata bitiremediği - bi sorun bir konu olursa araya birini sokmam direk konuşurum- hareketi bana karşı uygulamıyor. Ben onun için kimlerden geçmişim kimlerle kötü olmuşum ne kadar değer vermişim onun ise karşılığı bu işte. Zoruma gidiyor bazı şeyler. Bi kaç güne kızgınlığım kırgınlığım geçti. Konuşmaya calıştım arkadaş ortamında laf attım ama bıraktı gitti beni orda. (Aynı apt. kalıyoruz) "Ben gidiyorum sakıncası yoksa" gibi şeyler söyle iyi olacaktı sadece bi hışımla kalktı gidiyorum dedi ben hariç herkesle vedaşıp gitti.. Bi kaç şey daha oldu gene sakinleşmeye çalıştım. Benim çivilere gittim onlar ne olup ne bittiğini anlamaya çalıştılar anlatmadım ayrıldım yanlarından zorladılar face'den sorup.
Ne yapsam diye düşündüm aklıma elma ve zeytin dalı geldi. Elma kore dilinde barış kelimesiyle aynı telafuz ediliyormuş ve ikimizde bunu biliyoruz. Elma ve zeytin dalını bulamayacağım için çizdim gittim yanına kapısını çaldım kapıyı açtı kağıdı kafamda tuttum. Telefonle konusuyormuş bitince uğra bana dedim bu ne dedi düşün, aklına gelecek dedim. Salak değildir herhalde..
Ama salakmış anlamadı. Arkadaşına kalmaya gitti 2 gündür yok. Sağlık olsun. İki gün sonra barışmayacağımı bilsem umrumda olmaz lan. Ne hali arsa görsün derim ama işte durum öyle değil. Zaten bazı şeyleri sindirmek için silmek için uğraşıyorum zorluyorum kendimi zaten iyi değilim sürekli dile getiriyorum kendiside iyi değil biliyorum ama anlatmadığı ne varsa girsin bi tarafına afedersin de sorunlarım var diyor anlatmıyor 1 haftadır konusmuyoruz moralim bozuk diyormuş bahanesi ben oldum. Ayyy şiştim valla.

Unutmaya, düşünmemeye çalıştığım bi insan var. Ve o beni yakın arkadaşı olarak görmeye başladı. Demiştim ya hani " davranmak alışmaktan zor geliyor" aynen öyle.. Oysa ondan hoşlandığım geçen sene kulağına söylenmişti ve şuan kii durum çok vahim.. Bugunlerde ise derse girmediğimle ilgilenen arkadaşım.
Çok zor ama bir gün umarım buraya " MUTLU" oldum, mutlum oldu derim :)

Hayallerde olmasa..